Bursa’dan doğaya ihanet yasasına büyük tepki: Zeytinlik katliamına geçit vermeyeceğiz!

AK Parti milletvekillerinin Meclis’e sunduğu ve yoğun tepkilere neden olan, zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılmasını öngören maddenin kabul edilmesi Bursa’da çok sayıda STK tarafından tepkiyle karşılandı.

Bursa Tarım ve Orman Müdürlüğü önünde gerçekleştirilen basın açıklamasına Bursa, Osmangazi, Nilüfer, Gemlik, Mudanya Kent Konseyleri, TMMOB, KESK ve Doğader üyeleri, CHP Bursa Milletvekili Prof.Dr. Kayıhan Pala ve Orhan Sarıbal, CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş ile çok sayıda vatandaş da katılım sağladı.

“GERİ DÖNÜŞÜ OLMAYAN BİR DOĞA TAHRİBATI YARATACAK”

Tüm STK’ların adına basın açıklamasını okuyan Bursa Kent Konseyi Başkanı Ertuğrul Aksoy TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda görüşülerek iktidarın komisyon üyelerince kabul edilen yeni yasa teklifinin bazı bölgelerdeki zeytinliklerin yandaş şirketler tarafından madencilik faaliyetlerine açılmasına, yok edilmesine neden olacak bir düzenleme getirildiğine dikkat çekti.

‘Truva Atı’ niteliğindeki düzenleme ile birçok alanda maden şirketlerine daha fazla kolaylık, daha fazla ayrıcalık sunulacağına dikkat çeken Ertuğrul Aksoy,” Teklifin yasalaşması çok daha büyük ve geri dönüşü  olmayan bir doğa tahribatı yaratacağı açıktır “ dedi.

Aksoy açıklamalarına şöyle devam etti:

“Yasa teklifi, ruhsat sahibi şirketlerin, başta Muğla olmak üzere bazı alanlardaki zeytinliklerde madencilik yapabilmesinin önünü açacağı gibi aynı zamanda ÇED süreçlerini hızlandırarak şirketlerin ÇED sürecinde gereken izinleri hızlı bir biçimde almasına da olanak tanıyor. Yasa teklifi ile sadece zeytinlik alanları tehdit altına alınmıyor, aynı zamanda zeytinlik alanların yanı sıra özel çevre koruma bölgeleri, Milli Parklar Yasası’na göre korunan alanlar, sulak alanlar, yaban hayatı geliştirme sahaları ile kültür ve sit alanları gibi koruma bölgelerinde de yürütülecek enerji ve enerji projeleriyle ilgili yetki de Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğüne (MAPEG) veriliyor. Bu yetki uyarınca söz konusu alanlarda yürütülecek madencilik faaliyetlerine ruhsat verilmesi ve MAPEG ilgili kurumlara görüş bile sormayacak. Bu alanlar adeta yok sayılacak, ruhsat izinleri verilebilecek. Ayrıca stratejik ve kritik madenlerin acil kamulaştırma yapılabilecek alanlar kapsamında kararlaştırılma ile “tapı” sayılacak.”

“YAĞMALAMA AMAÇLI AÇIKLAMALAR YAPILIYOR“

Tarımdan anlamayan, tarımsal üretim süreçlerini ve zeytincilikten köylüleri için ne anlam taşıdığını bilmeyen, zeytin ağaçlarının sökülüp yeniden dikilmesini bir çözüm gibi savunanları kınadıklarını dile getiren Ertuğrul Aksoy,  sözlerine şöyle devam etti: 

Yasa teklifi, madenciliğe alan açılacak zeytin ağaçlarının sökülerek başka bir yere dikilmesini, taşınmasını dayatacak bilimsel olmayan bir yöntemi önermekte. “Kesmedik, taşıdık”, “Kesmedik, söktük”, “En az 3 yaşına kadar ağaç diktik” açıklamaları yıllardır olmuştur. Ormanların, zeytin alanlarının, akarsuların, çayır çimenin, su döngüsüne destek olan bir habitat olduğu gerçeği göz ardı edildiğini, yok sayıldığını veya bilinmezden gelindiğini gösteren talan, yağmalama amaçlı açıklamalar olduğuna inanıyoruz.

Uyum gösterdiği ormanlardan sökülerek taşınan zeytin ağaçlarının veya yeni dikilen zeytin fidanlarının verimli hale gelmesi oralarda yerel iklimle ve toprakla uyumlu olmasıyla mümkün olabilmekte, aynı kalitede ürün veremez hale gelmektedir.

“ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİ TEHLİKE ALTINDA”

Bu yasa teklifinin, Türkiye’nin ve çocuklarımızın geleceği için tehlikeli ve kabul edilemez bir hak ihlali olduğunu vurgulayan Aksoy, “Kamu kurumlarının ve halkımızın doğadan yana olan tüm kesimlerini yasa teklifinin geri çekilmesi için harekete geçmeye çağırıyor, doğal varlıklarımızın korunması için sonuna kadar hep birlikte omuz omuza mücadele edeceğimizi kamuoyuna saygılarımızla duyururuz” İfadelerini kullandı.

“İnsan zeytini ortadan kaldırmak için kanun teklifi verir mi?”

Ertuğrul Aksoy’un açıklamasının ardından söz alan CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala da şunları söyledi: 

“AK Parti her şeyin fiyatını biliyor ama hiçbir şeyin değerini bilmiyor insan zeytini ortadan kaldırmak için kanun teklifi verir mi? Bir kez daha söylüyorum insan zeytini ortadan kaldırmak için kanun teklifi verir mi? Üstelik komisyonun Başkanı bir Bursa Milletvekili. Başkan, zeytin sahibi insanlar komisyona alınmaması kararı için uğraştı. Bu kanun zeytine çökme kanunu değil, diplomaya da çöktüler. Eğer bu çökme eylemine toplum büyük bir itirazı olmazsa, herkesin mulku tehdit altında. Bu kanunun sermaye yanlısı bir kanun olduğunu söylediğimizde bazı AK Parti milletvekilleri alınganlık gösterdiler dediler ki hayır bu sermaye yanlısı değil basit bir soru sordum dedik ki o zaman bu kanunda bir tane toplum yararına hiçbir toplum yararına madde yok.“

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ise açıklamasında şunları söyledi:

“Adını doğru koyarsak bu mücadele hattını dayanışmayı, dayanışmanın günü başarıya ulaştırabiliriz. 12 Eylül faşizmi ile beraber Türkiye artık bir sömürge devletine dönüştürülmüştür. Bugün saray iktidarı Recep Tayyip Erdoğan’ın saltanat anlayışıyla bütün yetkilerin tek elde toplandığı, bu ülkenin 86 milyonuna ait olan 780 bin kilometre karelik alanda yer altı, yer üstü bütün kaynaklarımızı, yandaşlara, çok uluslu şirketlere , siyasal işbirlikçilere yağmalandığı, talan edildiği bu tarihsel dönemi yaşıyoruz.”

“AK Parti’nin zeytinliklerle olan kavgası bitmedi”

AK Parti’nin zeytinliklerle olan kavgasının hiç bitmediğini dile getiren CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş da yasanın doğayı tamamen talan edeceğini ifade etti. İktidarın, zeytinlikleri yandaş şirketlere peşkeş çektiğini söyleyen Başkan Yeşiltaş, doğa için, zeytinlikler için, gelecek için sonuna kadar mücadele edeceklerini vurguladı.

(Kaynak: Nöbetçi Gazete)

Exit mobile version